Pırıl Otel Yönetim Kurulu Üyesi Dila Öncel Şenol: Güvenilirlik sağlandığı takdirde ülkemizde de talep patlaması olacağından eminim. Önceliğimiz tüm dünyaya hijyen tedbirlerini uygulayan güvenilir bir destinasyon olduğumuzu kanıtlamak olmalı
Pandemi sürecinde aşının önemini anlatmaya gerek yok. En kısa zamanda ne yapıp ne edip tüm nüfusun aşılanması, bunun tüm dünyaya duyurulup güvenilirliğimizi ve ziyaret edilebilirliğimizi göstermemiz gerekir.
Pırıl Otel Yönetim Kurulu Üyesi Dila Öncel Şenol, turizm sektörünün 2020 yılında çok zor bir dönem geçirdiğini ve umudun bu yıl da olduğunu söyledi. Şenol, Çeşme’deki turizm hareketi üzerinden sektördeki mevcut durumu, yapılması gerekenleri ve öngörülerini paylaştı.
Turizm sektörü açısından 2021 yılının genel bir değerlendirmesini yapar mısınız?
2021 yılı umut yılımız. Özellikle Haziran ayından itibaren sezonun çok iyi geçmesi ümidiyle tüm hazırlıklarımızı yaptık. Tüm satın alma bağlantılarımızı, personel organizasyonlarımızı gerçekleştirdik. Pandemiyle geçen çok zor bir yıl sonrasında sezonla birlikte eski günlerdeki hareketlilik ve talebin olmasını ümit ediyoruz. Sektör olarak, bankalarda artan kredilerimizin geri ödenebilmesi umuduyla her gün vaka sayısının düşmesi için dua etmeye devam ediyoruz. Tüm turizmcilerin beklentisi bu yönde.
Sektöre yönelik alınan tedbirler ne ölçüde etkili oldu? Bu konuda sizce nasıl bir politika uygulanmalı?
Sektörlerin içinde en çok zarara uğrayan ve kredi borcu kat be kat artan sektör turizm oldu. Destekler konusunda maalesef beklentilerimizin karşılığını alamadık, alamıyoruz. Baştan beri yapılması gereken en önemli şey uzun vadeli ucuz kredi sağlanması ve turizme dönük teşviklerin arttırılmasıydı. Yapılmadı. Turizm vergisi, katı atık bedeli ve elektrik faturalarını ödemeye devam ettik. Eximbank’tan aldığımız kredilerin geri ödemeleri ve taahhütlerinde herhangi bir değişiklik olmadı. Kredi geri ödemelerinin ötelenmesi gerçekleşmedi. Pandemi döneminde faaliyetimize devam etmemize rağmen, personel ücret ve sigortalarında herhangi bir teşvik verilmedi. Tüm bunları yapılmış olsaydı, sektör paydaşları bu zor dönemi daha kolay atlatabilirlerdi.
Pandeminin özellikle Ege turizmine yansıması nasıl oldu? İşletme olarak siz ne gibi tedbirler ile süreci yönetiyorsunuz?
Pandemi kurallarını en iyi uygulayan sektörlerin başında geliyoruz. Basında yer alan 2-3 otelin kurallara uymaması dışında tesislerimizin büyük çoğunluğu sertifikalı her ay devamlı kontrolleri yapılıyor. Bizler de Çeşme’de güvenli turizm setifikasını alan ilk otellerden biriyiz. Pırıl Otel olarak hijyen ve mesafe konularına çok önem veriyor, misafirlerimizin tatillerini en iyi şekilde geçirmesi için genelgelere ek ilave hijyen tedbirleri de uyguluyoruz.
Ege turizmi özelinde bakacak olursak 2020 yaz sezonunda en çok talep Ağustos ayında oldu, ancak bu talep toparlanmaya ve uzun bir dönem kapalı kalan turizmcinin yüzünü güldürmeye yetmedi. Kış döneminde ise otellerin yüzde 95’i kapalıydı. Tesisimiz ise kesintisiz hizmet vermeye devam etti. 1 Nisan’da sezon açılışı yapmayı düşünen oteller ise artan vakalar nedeniyle açılışlarını bayram sonrasına erteledi.
Önümüzdeki döneme ilişkin öngörülerinizi paylaşır mısınız? Pandemi sürecinde aşının önemini anlatmaya gerek yok. En kısa zamanda ne yapıp ne edip tüm nüfusun aşılanması, bunun tüm dünyaya duyurulup güvenilirliğimizi ve ziyaret edilebilirliğimizi göstermemiz gerekir. Böyle olduğu takdirde büyük bir yol alıp, yerli ve yabancı turistleri tesislerimize çekerek yaralarımızı sarabiliriz.
1 yılı aşkın süredir evde kalmaya yönelik yapılan çağrılar nedeniyle turizm hareketlerine tüm dünyada büyük bir özlem var. Güvenilirlik sağlandığı takdirde ülkemizde de talep patlaması olacağından eminim. Önceliğimiz tüm dünyaya hijyen tedbirlerini uygulayan güvenilir bir destinasyon olduğumuzu kanıtlamak olmalıdır.