BERFU OKLAY ÖZPOLAT
1. kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
6 Ekim 1996 yılında İzmir’de doğdum. İzmir Ekonomi Üniversitesi Mimarlık Bölümü mezunuyum. 2019 yılında evlendim. Kısa bir süre İstanbul’da yaşadım. Daha sonra eşimle beraber İzmir’e yerleştim.
2. hobilerinizi bizimle paylaşır mısınız?
Genelde hafta sonlarımı severek yaptığım hobilerimle değerlendiriyorum. Yaz aylarında Kitesurf yapıp, kış aylarında ise kayak sporunu tercih ediyorum.
3. hangi sektörde faaliyette bulunuyorsunuz? İşinizle ilgili kısaca bilgi verir misiniz? Faaliyette bulunduğunuz sektördeki gelişmeleri anlatır mısınız?
İzmir Karabağlar’da Oklay Mobilya Bürotime mağazamızda 2.nesil yönetici olarak mesleğimi sürdürüyorum. Şirketimiz 2005 yılında kuruldu. 2012 yılı itibariyle ofis mobilyaları üreticisi Bürotime firmasının bayiliğini alarak kendi sektöründe hizmet vermeye devam etti. Oklay Ofis olarak mekanların projelendirilmesi, komple dekorasyonu ve doğru stratejilerle uygun çözüm önerilerini hayata geçirmek üzerine çalışmalarımıza devam ediyoruz.
4. 2020’ye ilişkin değerlendirmelerinizi paylaşır mısınız?
Geçtiğimiz yıl sonu itibariyle genel Dünya ekonomisinde durum iyi yönde seyrederken, 2020 Mart ayından itibaren halen yaşamakta olduğumuz pandemi süreciyle diğer tüm ülkeler gibi ülkemiz de kötü yönde etkilenmiştir. Merkez Bankası’nın açıklamış olduğu verilere göre faiz ve dolar kuru beklentilerindeki artış ülkemiz dahilinde tüm sektörlerce hissedilmiştir. Temennim bu kötü günlerin geçmesi ve iyi senaryoların yaşanması yönündedir.
5. neden eGİad? eGİad’dan beklentileriniz neler? eGİad’ın çalışmaları hakkında görüşleriniz neler?
EGİAD, İzmir ve Türkiye çapında bilinen ve aktif olarak topluma, üyelerine faydalı çalışmalarda bulunan bir dernektir. Ben de derneğinizin etkin bir üyesi olmayı amaçlıyorum. EGİAD’ın, iş hayatındaki tecrübelerimi arttırabilmem için önemli bir platform olduğunu düşünüyorum. Bu sebeple ben de EGİAD ailesinin bir üyesi olmayı talep ettim.
BULUT SEFERBAY
1. kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
11 Mayıs 1992 tarihinde doğdum. Liseyi MEV Avni Akyol Lisesi’nde 2010 yılında bitirip, aynı yılda Bilkent Üniversitesi İşletme bölümüne girerek üniversite yıllarımı güzel başkentimiz Ankara’da devam ettirdim. Mükemmel geçen üniversite yıllarımdan sonra 2016 yılında İzmir’e dönerek Deloitte’ta Audit departmanında işe başladım. Sanırım hayatımın en zor 4 ayını geçirdim orada. Çalışma koşulları tahmin ettiğimden de ağırdı çünkü. Ayrılığımın akabinde Howden Türkiye bünyesinde çalışmaya başladım.
2. hobilerinizi bizimle paylaşır mısınız?
Küçüklüğümden bu zamana kadar hep bir ayağım doğada oldu. O dönemler Karaburun tarafında bir balık çiftliğimiz vardı. Hafta sonları oraya giderken hep en mutlu olan kişi bendim herhalde. O dönemlerden gelişen doğa sevgisi önce off-road merakına sonrasında da doğada fazla vakit geçirmek istememden ötürü kamp noktasına döndü. Bu arada sıkı bir Defender hayranı olmama rağmen ileride bir noktada karavanla dünya turu yapmak en büyük hayalim. Karayla olduğu kadar denizle de bir o kadar iyi olduğumu düşünüyorum. Yelken, subwing, windsurf, dalış gibi deneyimlerim oldu. Bunlardan bağımsız olarak zooloji, video düzenleme ve teknolojiyle yakından ilgileniyorum. Çünkü geleceğimiz teknoloji üzerine olacaktır.
3. hangi Sektörde faaliyette bulunuyorsunuz? İşinizle ilgili kısaca bilgi verir misiniz? Faaliyette bulunduğunuz sektördeki gelişmeleri anlatır mısınız?
Ben şu anda Howden Türkiye – İzmir ofisinde, Dijital dönüşüm departmanında çalışıyorum. Ben her ne kadar IT departmanında olsam da genel olarak müşteri ile sigorta firmaları arasındaki ince çizgiyi yönetmek işin asıl çekirdeği olmakta. Sahada yapılan iş ise, müşterinin isteğine göre sigorta poliçesi dizayn ederek, oluşacak bir hasar durumunda sigorta firmaları karşısında müşteriyi temsil ederek, satın alınan servisin sürdürülebilirliğini korumak. Sektör ile ilgili olarak en önemli gelişme, Varlık Fonu çatısı altında Kamu Sigorta şirketlerinin birleştirilmesi. Nisan 2020 tarihinde açıklama yapılmıştı. Bu şirketlerin birleşmesinin asıl sebebi olarak yapılacak reformlardan ve sektörün geliştirilmesinden bahsedildi. Kurulacak sistem buna ne derece hizmet eder bir fikrim yok ama 0,64 lük faizlerle verilen bütün krediler kamu bankalarından tahsil edildi. Bunun ucu bir noktada kamu bankalarından gelen zorunlu DASK’lara yansıyacaktır ki DASK dediğimiz poliçe aslında prim olarak çok ucuz olmasına karşın, çekilen kredilerin 10-15 yıllık geri ödeme planlarını düşünürsek, iyi bir hamle olmuş olabilir. Bu arada sektörün gelişmesi noktası Türkiye için çok önemli. 2018 verilerine baktığımızda, tüm dünya ortalamasında kişi başına düşen yıllık sigorta prim üretimi 682 dolar. Gelişmiş ekonomilerde bu rakam 3.700 dolar civarlarına çıkarken Türkiye’de bu rakam 127 dolar. Bu rakamlar büyük fotoğraf hakkında yeterince bilgi veriyor sanırım.
4. 2020’ye ilişkin değerlendirmelerinizi paylaşır mısınız?
2020’ye dair tek bir varsayımda bile bulunmak istemiyorum.
5. neden eGİad? eGİad’dan beklentileriniz neler? eGİad’ın çalışmaları hakkında görüşleriniz neler?
Üniversite yıllarımda sürekli gönüllülük projelerine katıldım. Hatta yer yer koordinatörlük görevlerini de üstlendim. 2016 yılında İzmir’e döndükten sonra hayatımda bu tarz aktiviteler bir hayli azalmıştı. O dönemlerde birkaç yakın arkadaşım EGİAD’dan bahsetmişti. Galiba gündemimdeki konulardan ötürü bir şekilde unutmuştum. Sonralarında bir tatil dönüşü, çok sevdiğim bir abim, komşumuz ve aynı zamanda EGİAD’ın kurucu üyelerinden biri olan Alpan Veryeri, üye olmamdaki en büyük motivasyonum olmuştur. Açıkçası en başından beri burada vakit geçireceğim insanlardan bir şeyler öğreneceğimi düşündüm. Çok klişe gelebilir ama hayatın kendisi böyle bir okuldur. Her anda öğreneceğin şeylerle doludur. Öğreneceğin şeylerde büyük oranda dokunduğun insanlarla bağlantılı olmakta. Bu insanların bir bölümü de EGİAD ile bağlantılı diye düşünmekteyim.
GÖKHAN MARAS
1. kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
1983 yılı Aydın doğumlu olan Gökhan Maraş evli, 2 çocuk babasıdır. Adnan Menderes Üniversitesi Bilgisayarlı Muhasebe ve Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesi mezunu Maraş, İtalya’da The Università Degli Studi di Perugia’da İtalyan Dili eğitimi almıştır. 2013 Yılından bu yana OKT Trailer Yönetim Kurulu Başkanı olan Gökhan Maraş, aynı zamanda Aydın Astim OSB Yönetim Kurulu Başkanlığı ve Aydın Sanayi Odası Meclis Başkanlığı görevini yürütmektedir. İş dünyasında aktif ve yoğun çalışma içerisinde olan Maraş başkanlığını yürüttüğü kurum ve kuruluşların yanında Treyler Sanayiciler Derneği ve Müstakil Sanayici ve İş adamları Derneği’nin yönetim kurulu üyesidir.
2. hobilerinizi bizimle paylaşır mısınız?
Çalışmak, iş gezilerinde bulunmak, farklı coğrafyaları keşfetmek gibi hobileri ön planda olmak üzere sporun ve sporcunun yanında olan Maraş, spor yapmayı ve futbol oynamayı sever, boş vakitlerinde ailesi ile kaliteli vakit geçirilerek kamp ve doğal yaşam alanlarını keşfeder. Özgür ruhu ve farklı dünya mutfaklarına ilgilisi ile aynı zamanda iyi bir aşçıdır.
3. hangi sektörde faaliyette bulunuyorsunuz? İşinizle ilgili kısaca bilgi verir misiniz? Faaliyette bulunduğunuz sektördeki gelişmeleri anlatır mısınız?
3 kıtada 48 ülkede faaliyetlerini sürdürmekte olan OKT Trailer, araç üstü ekipman ve treyler sektöründe petrol ve kimyasal türevleri, inşaat sektörü, beton, agrega, gıda ve canlı hayvan taşımacılığı gibi alanlarda karayoluna özel çözümler üretir. OKT, 1981 yılından bu yana benimsediği misyonu toplam kalite felsefesiyle bütünleştirerek karayolunda mal ve yük taşımacılığı sektörüne yönelik ürettiği taşıma çözümleriyle marka sözünün arkasında durmayı başarırken, sertifikasyon ve kurumsallaşma süreçlerini kalite ve güven çerçevesinde şekillendirerek treyler sektöründe dünyada adından söz ettiren nadir Türk markalarından biri olmuştur. Yarattığı farklılıklar ile sektöründe kalıcı üstünlükler sağlayan OKT Trailer 2020 yılının son aylarında Dünyada treyler modasını değiştirecek yeni ürününün dijital lasmanını gerçekleştirecektir. “Geleceğe Daha Yakın! mottosunu açıklayarak 2020 yılında Dünya’da ses getirecek yeni ürünü için çalışmalarına start veren OKT Trailer, farklı çizgisiyle estetik görünümlü, ayrıcalıklı, alışılmışın dışında, kullanıcı ergonomisini ön planda tutan, oldukça iddialı, görsel tasarımı ile farklı, geleceğe bakış açısı ile treyler modasını değiştirecek kullanıcı dostu bir ürün olan yeni nesil gıda tankerini tanıtacak.
4. 2020’ye ilişkin değerlendirmelerinizi paylaşır mısınız?
2020 yılı ilk aylarında gelen hareketlilik mart ayından bu yana devam eden pandemi süreci ile yerinin durgunluğa bırakmış olsa da haziran ayı itibari ile piyasada hareketlilik söz konusu olmuştur. Şu anda iç piyasada ve ihracatta hareketlilik devam etmektedir. Biz kurum olarak, sürecin başından itibaren gerek çalışanlarımızın sağlığını korumak gerek ticari faaliyetlerimizin devamını sağlamak amacıyla kriz yönetimi kapsamında gerekli tedbirleri almış bulunmaktayız ve uygulamaya devam etmekteyiz. Karşılaşabileceğimiz bu senaryolar karşısında oluşabilecek maliyet ve zararları minimize etmek amaçlı hem ülke hem de kurum bazlı olarak herkesin yerine getirmekle yükümlü olduğu sorumlulukları hassas bir şekilde takip etmesi ve uygulaması gerekmektedir. Gerek pandemi gerekse Amerika seçimleri ve bölgesel yaşanan hadiselerden kaynaklanan olumsuz durumlar piyasada volatilite ve risk iştahını artırmıştır. Biz de kurum olarak riskin yüksek olduğu bu dönemde gerek riske karşı korunuyor gerekse bu kriz dönemini fırsata çevirmek için çalışmalarımıza yoğun bir şekilde devam ediyoruz.
5. neden eGİad? eGİad’dan beklentileriniz neler? eGİad’ın çalışmaları hakkında görüşleriniz neler?
Ege bölgesindeki genç iş insanlarını bir çatı altında toplayarak güçlü iş birlikleri oluşmasını sağlayan EGİAD yapmış olduğu sosyal sorumluluk projeleri ve topluma yarar sağlayacak faaliyetleri ile Egeli iş insanlarının sesi olmuştur. EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı ve üyeleri olmak üzere tüm ekip başarılı çalışmaları ile Ege Bölgesini ve Türkiye’yi ilgilendiren ekonomik, kültürel ve sosyal konularda fikirler ve projeler üretmeye devam etmektedirler. Türkiye’de ve Ege bölgesinde ses getirecek başarılı sosyal sorumluluk projeleri ile örnek dernek olmaya devam edeceklerine inanıyoruz.
GONCA GÜLER
1. kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
1990 yılında İzmir’de doğdum. 2009 yılında İzmir Amerikan Koleji’nden, 2013 yılında da Koç Üniversitesi, İşletme Bölümü’nden mezun oldum. Mezuniyet sonrası İstanbul’da sırayla Korozo, Morhipo ve Lara Tekstil şirketlerinde çalıştım. 4 sene sonra da yani 2017’de İzmir’e geri döndüm. Burada da annemle çalışmaya başladım.
2. hobilerinizi bizimle paylaşır mısınız?
Çocukluğumdan beri farklı sporlar ve farklı hobiler denesem de hayatımda küçüklüğümden beri vazgeçmediğim, bırakmadığım, ara vermediğim tek bir alan oldu; o alan da dans. İlkokulda başladım ve hala devam ediyorum. Dans dışında hayatımın en önemli rutinlerinden biri de fotoğraf çekmek. Son senelerde kamera yerine hep telefondan çekmeye devam ettim. O yüzden biraz ihmal etmiş sayıyorum kendimi ama okuldayken (hem lise hem üniversite) yarışmalara katılırdım. Hala da fotoğraf çekmek benim için çok değerli. Anı biriktirmek, gördüğünü kaybetmemek, o anki, o günkü bakış açını hatırlamak gibi. Son olarak yazı yazmaktan bahsedebilirim. Sık sık yazı yazıyorum. Beni en mutlu eden, en rahatlatan şeylerden biri. Sevdiklerime, kendime, bazen de sonradan çöpe atılmak üzere boşluğa. Hiçbir zaman hadi yazı yazayım diye oturmuyorum zaten o an kendiliğinden geliyor.
3. hangi sektörde faaliyette bulunuyorsunuz? İşinizle ilgili kısaca bilgi verir misiniz? Faaliyette bulunduğunuz sektördeki gelişmeleri anlatır mısınız?
Tekstil sektöründe faaliyette bulunuyoruz. Ev Tekstili üretimi yapıyoruz. Gül Güler adında bir markamız var. Üretim, mağazacılık, ihracat ve özel projeler olarak özetleyebiliriz. İnternet satışımız bulunuyor tabi ki ve günden güne gelişiyor. İhracat için fuarlara katılıyoruz. Almanya ve Maison&Objet Paris fuarlarında yer alıyoruz son 3 senedir ve devamlı dünyanın farklı yerlerinden yeni bağlantılar kurmaya devam ediyoruz.
4. 2020’ye ilişkin değerlendirmelerinizi paylaşır mısınız?
Herkes için beklenmedik seviyelere ulaşan koronavirüs tabi ki bizi de etkiledi. Ocak ayındaki fuarlarda aldığımız siparişlerin hepsi askıda kaldı ve üretimi durdurmak zorunda kaldık. Mağazalar, markanın 26 senelik geçmişi boyunca, ilk kez bu kadar uzun kapalıydı. Neyse ki evde geçirilen sürecin bize online tarafından katkısı oldu. Reklamlarımıza ağırlık verdik, web sitemize yoğunlaştık. Çoğu marka için internet satışın maksimum olduğu korona süreci bizim için de oldukça verimli geçti diyebilirim. Hayat normalleşince hem ihracat hem yurtiçi tarafında kaldığımız yerden devam ettik. Son hız açığı kapatıyoruz. Herkes için bir daha bu derece sert bir süreç olmamasını umuyorum ve 2020’nin geri kalanında ülkemize başarı ve şans diliyorum.
5. neden eGİad? eGİad’dan beklentileriniz neler? eGİad’ın çalışmaları hakkında görüşleriniz neler?
Neden EGIAD sorusunun net cevabı babam, Mehmet Güler. Babam EGIAD hayatına, 1990 senesinde, kurucu üyeleri arasında yer alarak başlamış. Ben de tabi dinleyerek büyüdüm. Orada kurulan arkadaşlıkları, iş bağlantılarını, öğrenilenleri, hayata katkılarını dinledim. İzmir’e döndüğümde, aile işine yeni başlamış bir birey olarak hem Gül Güler için, hem de bana fazlasıyla değer katacak bir kurum olduğunu düşündüğüm için üye olmak istedim. Her alanda birbirini ve çevresini bilgilendiren, koruyan kollayan, yönlendiren, öğreten bir toplumun çalışmalarını hep saygıyla izliyorum ve önümüzdeki zamanlarda daha aktif şekilde yer almayı hedefliyorum.
ZEHRA ÖZLEM TALAK
1. kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
1994 yılında İzmir’de doğdum. Süleyman Demirel Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nde başladığım üniversite hayatımı, sektöre daha yakın olabilmek, iş hayatı içinde yer alabilmek için Ekonomi Üniversitesi İnşaat Mühendisliği’nde tamamladım. 2013’ten beri ise aile şirketimizde çalışmaya devam ediyorum.
2. hobilerinizi bizimle paylaşır mısınız?
Yapım gereği içinde bulunduğum ortamlarda şartlarım el verdiğince aktif rol almayı severim. Amatör olarak şiir/kitap seslendirmek, bağlama çalmak, şarkı söylemek, uzun zaman önce siyah kuşak olarak bıraktığım ancak hala gönlümde yer eden Tekvando hobilerim içinde diyebilirim. Gezmek ve yemek gibi temel ihtiyaçları hobi olarak göremeyenlerdenim.
3. hangi sektörde faaliyette bulunuyorsunuz? İşinizle ilgili kısaca bilgi verir misiniz? Faaliyette bulunduğunuz sektördeki gelişmeleri anlatır mısınız?
Ana faaliyet kolumuz gayrimenkul olup; özele indirgediğimizde ise sorunlu arsaları (hisseli, problemli veyahut nesiller öncesinden gelen ancak çözüme kavuşamayan) çözüme ulaştırıp proje çalışılır hale getiriyoruz. Bunu da gayrimenkul, teknik, hukuk birimlerimizin ortak çalışması ile sağlıyoruz. Firmamızda da en büyük artılardan birinin bu olduğunu düşünüyorum. Bunun yanı sıra; mal sahipleri, yatırım ortakları ve müteahhitler birebir çalıştığımız kişiler arasında yer almaktadır. Her sektörde olduğu gibi bizim sektör de kendini sürekli taze tutmayı gerektiren ancak bir o kadar da tecrübeye ihtiyaç duyan bir sektör olmaktadır. Bu tecrübe de 1993 yılından beri bu sektörde ter dökmüş ve birçok projeyi nihayete kavuşturmuş babam sayesinde gerçekleşmektedir. Nitekim ben de bu sayede genç bir yaşta İzmir’de hemen hemen her kesimden birçok insanla tanışma ve hikayelerine dahil olma fırsatı buldum. Bunun yanı sıra emlaksitem. com ve pandemi süreciyle birlikte çiftliğimizdeki ürünlerimizi internet üzerinden satma fikriyle başlayıp ve ürün kalemlerini araştırıp geliştirmeye çalıştığımız organiksitem.com e-ticaret sitelerimizde faaliyet göstermekteyiz.
4. 2020’ye ilişkin değerlendirmelerinizi paylaşır mısınız?
Öncelikle bir ekonomist olmadığım için derin değerlendirmeye girmem söz konusu değil. Ancak hem bir vatandaş hem de bir işveren olarak bu dönemde hem işletmelerin hem de işçilerin çok zor durumda olduğunu söylemem zor değil. Maalesef yaşadığımız süreçte arz talep dengesi fazlasıyla şaştı. Umarım bundan sonraki gidişat ülkemiz ve tüm dünya piyasası için iyi bir süreci beraberinde getirir.
5. neden eGİad? eGİad’dan beklentileriniz neler? eGİad’ın çalışmaları hakkında görüşleriniz neler?
Çok sevdiğim bir söz var; “Hızlı gitmek istiyorsan yalnız, uzağa gitmek istiyorsan birlikte git.” Ben de gerek sosyal gerek ticari hayatımda birliktelik sayesinde gelen sürekliliğe inanırım. Sürekli ilerleme, sürekli güç, sürekli başarı, sürekli istek… EGİAD benim için ticari hayatı sosyal hayata bağlayan güçlü bir köprü. Belki bu genç yaşta iş hayatına başlamış olmanın verdiği bir bakış açısıdır. Aynı pencereden farklı bakış açılarına sahip genç iş insanlarıyla birlikte bakarak; güzel paylaşımlar ve ileriye dönük güzel dostluklar kurmak EGİAD bünyesinde bulunma sebebimdir. EGİAD çalışmalarında ise kurullar, toplantılar, sosyal aktivitelerin yanı sıra EGİAD Akademi en faydalandığım yer oldu diyebilirim.