İhracatının yarısını AB’ye yapan büyüklü küçüklü Türk sanayicisi, Mutabakat hakkında bilgi edindikçe, üretimine bu yönde yön verecektir. Ancak, Pandemi ile birlikte ekonomik düzendeki bozulma da dikkate alınırsa sadece bilgi edinme, sadece farkındalık bu anlamda yeterli olmayacaktır. Beklenen dönüşümün sağlanması için sanayicinin finansal imkanlarla desteklenmesi kaçınılmaz bir gerçektir
11.12.2019 tarihinde yayımlanan AB Yeşil Mutabakatı (AYM), Avrupa Birliği’nin 2050 yılı itibariyle karbon-nötr bir kıta olma yönündeki hedefine giden yolda, iklim değişikliğinin önümüzdeki yıllarda AB’nin sanayi ve ticaret politikaları da dahil tüm politikalarına nüfuz etmesini öngörmektedir.
Mutabakat, ulaşılması gereken bir hedeften ziyade, sanayi ve ticaret politikalarını dönüştürecek birçok eylemi içeren bütüncül bir yaklaşımdır. En büyük ticaret partnerimizin değiştireceği kurallar, izleyeceği politikalar, hedeflediği yol bizi de direkt ilgilendirmekte ve gereğini yapmamızı gerektirmektedir.
Bu kapsamda, ülke olarak başta ilgili Bakanlıklarımız, TOBB, TİM, DEİK ve bölgemiz mutabakatın detayları ve ülkemizin uyumu konusunda çalışmalar yürütmekte ve hazırlıklar yapmaktadır.
Sınırda Karbon Vergisi Uygulaması’nı da içeren AYM’nın uygulanacağının henüz net olmaması nedeniyle ülke olarak geç kalındığını söylemek doğru olmayacaktır. Ancak, Avrupa Yeşil Mutabakatı ile oluşturulan yeni ticaret sisteminin ürün standartlarını ve ticareti dönüştürecek olması nedeniyle, çalışmalarımıza hız vermemiz gerektiği açıktır.
Burada önemle vurgulanması gereken husus, Avrupa Komisyonu’nun AYM Planı ile salt bir “çevre” stratejisi değil, ülkemizi de yakından ilgilendiren yeni bir uluslararası ticaret sistemi ve iş bölümünü kurgulamakta olduğu gerçeğidir.
AB’ne yaptığımız ihracatımızı çok büyük ölçüde etkileyecek Mutabakat hakkında, devletimiz kamu kurumlarını ve özel sektörü bilgilendirmeli, Mutabakatın neler getirebileceği konusunda öngörülerini paylaşmalı ve Türk Sanayisi’nin uyumu konusunda mali destekte bulunmalıdır.
Sınırda Karbon Vergisi Uygulaması gibi uygulamaların getirileceği düşünülürse, devletimizin serbest ticaret anlaşmaları ve Gümrük Birliği açısından ekonomimizi ayakta tutan sanayicimiz lehine çalışmalar yürütmesi, mevzuatlarda bu fikri benimsemesi tarafımızca talep edilmektedir. Türk sanayicisinin rekabet edebilirliğini koruyacak kararlar ile ihracatımızın aksamaması ve 2050 yılında karbon nötr bir kıta olmayı hedefleyen AB’ne entegrasyonumuzun sağlanması hususunda çalışmaların yapılması beklenmektedir. Özel sektör olarak bizler ise Covid-19 salgınını yaşadığımız bu günlerde kaynakların tükenmeyeceği düşüncesiyle üretim yapma fikrini bir kenara bırakarak, bu mutabakatı lehimize çevirecek vizyonla hareket etmeliyiz.
Bu amaçla yapabileceklerimize örnek verecek olursak;
↘ Geri dönüştürülebilir hammadde imkanlarını araştırmalı
↘ Yenilenebilir enerji kullanımına yönelmeli
↘ Enerji tüketiminin izlenmesi için altyapı oluşturulmalı
↘ Proses kontrollerde dijital dönüşümü sağlamalı
↘ Su geri kazanım imkanlarını hayata geçirmeliyiz.
AB Emisyon Ticaret Sistemi’ne dahil olan; petrol rafinerileri, demir- çelik, alüminyum, metal, çimento, kireç, cam, seramik sanayi gibi sektörlerimizin bu süreçte diğer sektörlere göre birkaç adım önde olduğu ve bu farkındalıkla üretim yaptıklarını söyleyebiliriz.
İhracatının yarısını AB’ne yapan büyüklü küçüklü Türk sanayicisi, Mutabakat hakkında bilgi edindikçe, üretimine bu yönde yön verecektir. Ancak, Pandemi ile birlikte ekonomik düzendeki bozulma da dikkate alınırsa sadece bilgi edinme, sadece farkındalık bu anlamda yeterli olmayacaktır. Beklenen dönüşümün sağlanması için sanayicinin finansal imkanlarla desteklenmesi kaçınılmaz bir gerçektir.
Odamızda “yeşil işler” ile ilgili olarak faaliyetler, 1980’li yılların başında kurulan ve sürekli gelişim gösteren Çevre Çalışma Grubumuz tarafından yürütülmektedir. Başta Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ve İzmir Büyükşehir Belediyesi olmak üzere “Çevre” ile ilgili olan kurum- kuruluşlardan oluşan Çevre Çalışma Grubumuz, sanayicimiz için önemli ve gündemde olan konular hakkında çalışmalar yürütmektedir.
Yeşil dönüşüme ve AYM’na katkısı bakımından, Odamız tarafından yeşil üretim ve yeşil işler yapan üyelerimizin teşvik edilmesi, kendi sektöründeki firmalara örnek teşkil ederek özendirilmesi amacıyla “Çevre Ödül Yarışması” düzenlenmektedir.
Odamız, Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın temelini oluşturan “Karbon Ayak izi” hakkında çalışmalarına on yıl önce başlamış ve 2012 yılında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Ege Orman Vakfı, İstanbul Üniversitesi ve REC Türkiye Bölgesel Çevre Merkezi temsilcilerinin katılımıyla üyelerine yönelik olarak “Karbon Ayak izi Bilgilendirme Semineri” gerçekleştirmiş, sanayicilerimizin kurumsal karbon ayak izi hesaplamaları yapılmıştır.
Geri dönüşümün oldukça önemli bir yer tuttuğu mutabakat kapsamında, Odamız tarafından sektörün ihtiyacı doğrultusunda Geri Kazanım İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nin (OSB) kurulması konusunda 5 yılı aşkın süredir çalışmalar yürütmekteyiz.
Mutabakat kapsamına gelecek olursak;
Türkiye’nin, AB ile işbirliğine devam edebilmesi için en fazla değişim ve dönüşüm geçirmesi beklenen tarım, elektronik, ambalaj, plastik, tekstil ve inşaat (ve inşaata girdi sağlayan imalat kolları) gibi sektörlerde yer alan üyelerimizin, düzenlemeleri iyi anlaması ve gelişmeleri takip etmesi gerektiği bilinciyle, Çevre Çalışma Grubumuz tarafından 23.02.2021 Salı günü “Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın Türk Sanayisine Etkileri Bilgilendirme Toplantısı” düzenlenmiştir.
Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında, özellikle KOBİ’lerimizin ürün ve hizmetlerinin çevresel etkilerini dikkate alan düşük karbonlu ticaret yetisi kazanmasında büyük önem taşıyan karbon ayak izinin ölçülmesi ve azaltılması hakkında Çevre Çalışma Grubumuz tarafından Ege Orman Vakfı işbirliğinde, 08.06.2021
Salı günü “İş Dünyası İçin Karbon Ayak İzinin Önemi Semineri” düzenlenmiştir.
Çevre Çalışma Grubumuz tarafından 09.06.2021 Çarşamba günü ise SOCAR Türkiye Rafineri ve Petrokimya’nın katılımıyla “Kuşaklar Boyu Sürdürülebilirlik Perspektifinde Plastik Sektörüne Bakış Semineri” düzenlenmiş, Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın en önemli konu başlıklarından birisi olan “Döngüsel Ekonomi” tartışılmıştır.
Söz konusu toplantılarda, üyelerimiz Mutabakat hakkında bilgi edinmiş ve Mutabakatın sektörlerine etkisi hakkında sorularını sorma imkanı bulmuştur.
Çevre Çalışma Grubumuzun önerisi ve Yönetim Kurulumuzun onayıyla, Odamız üyelerinin Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında üretim ve hizmetlerini gözden geçirerek değişime uyum sağlamalarına yönelik hususları içerecek bir rehberin (Yeşil Sanayi Rehberi) hazırlanması çalışmasının sonuna gelinmiştir.
Özellikle enerji ve dolayısıyla karbon yoğunluğu yüksek sanayi sektörlerimizdeki üyelerimizin, üretim süreçlerini Mutabakat penceresinden hızla gözden geçirerek gerekli önlemleri şimdiden alması için bir başucu kitabı niteliği taşıyan Rehber, yakın zamanda yayımlanacaktır.