Türkiye’nin sanayileşme ideallerini ve hayallerini gerçeğe dönüştüren sanayicilerden biri olarak, kurduğu şirketler, yarattığı markalarla ülkemizin kalkınmasına katkı sunarken toplumsal alanda yatırımlarıyla da iz bırakan duayen sanayici Selçuk Yaşar’ı ebediyete uğurladık.
Selçuk Yaşar, vizyoner, Türkiye’ye, İzmir’e ve Karşıyaka’ya sevdalı bir iş insanı; birçoğu sektörünün ilki olan şirketleriyle, yatırımlarıyla, yarattığı istihdamla, kurduğu vakıflarla, topluma olan desteğiyle bu topraklara değer katmış, farklı düşünen ve farklı görmeyi bilen büyük bir girişimciydi.
Selçuk Yaşar, 1925 yılında Rodos’ta doğdu. Babası Durmuş Yaşar’ın İzmir’in Kemeraltı çarşısında 1927 yılında açtığı Durmuş Yaşar Müessesesi, ailenin İzmir’e yerleşmesine vesile oldu. Orta ve lise öğrenimini Saint Joseph’te, üniversite öğrenimini bugünkü adıyla Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nde tamamladı. 1945 yılında, Durmuş Yaşar Müessesesi’nde çalışarak iş yaşamına başladı.
Selçuk Yaşar’ın, girişimci, yeniliğe açık, araştırmacı ve hızlı öğrenen yapısı, farklı düşünmesi, şirketleşme ve sanayi konusunda ürettiği fikirleri, Türkiye’nin ilk boya üretimi ve markası DYO’nun kurulmasında önemli rol oynadı. DYO, Selçuk Yaşar’ın vizyonuyla yaratılan istihdam, üretilen kaliteli ürünler, çalışanların gelişimine verilen önem, sektöre kazandırılan bayilik sistemi ve iş ortaklarıyla kurduğu güçlü bağlar ile Türkiye’nin öncü ve lider kurumlarından biri haline geldi ve Yaşar Topluluğu’nun kuruluşuna giden yolda atılan ilk adım oldu.
Türkiye’de tarıma dayalı sanayinin öncüsü olan Selçuk Yaşar, et ve süt hayvancılığının geliştirilmesi amacıyla birçok önemli projeyi hayata geçirdi. 1970’li yılların zor koşullarında, Türkiye’nin kalkınmasındaki en temel ihtiyacın tarıma dayalı sanayinin gelişmesi olduğuna inandı. 1973’te Pınar Süt’ün kuruluşu, ülkenin gelişimine, Selçuk Yaşar’ın sürdürülebilir değer yaratma çabası ile yeni sektörlerin doğmasına, yeni iş alanları yaratılmasına ve sektörün gelişmesine katkı sağladı ve Pınar Süt, Türkiye için bölgesel ve toplumsal kalkınma modeli oldu.
Birbirine bağlı bu sektörlerin gelişimi, aynı zamanda ülkenin tarım ve hayvancılığının da gelişimi demekti. Selçuk Yaşar, yem ihtiyacını karşılama, nitelikli yemler üreterek hayvan verimini artırma amaçlarıyla yem ve besicilik faaliyetlerine yatırım yaptı. Girişimci ruhuyla yine bir ihtiyacı görerek Pınar Et’i kurdu. Bir İzmirli olarak Çeşme’yi çok seven ve kalkındırmak isteyen Selçuk Yaşar, 1970’li yılların başında Çeşme’nin turizm potansiyelini görerek büyük bir turizm yatırımına imza attı ve ilk beş yıldızlı tatil köyü Çeşme Altın Yunus’u hizmete açtı. Her zaman ilgi duyduğu balıkçılık konusunda çok araştırır, çok okurdu. Kültür balıkçılığının dünyadaki ve Türkiye’deki durumuna dikkat çeken çok sayıda kitap kaleme aldı. Kültür balıkçılığının önemine ve toplumun protein ihtiyacının balık üretiminin artışıyla desteklenmesi gereğine inanarak sektörün doğuşuna öncülük yaptı ve ilk kültür balıkçılığı tesisini kurdu. Entegre hindi besiciliği ve üretimi de ülke kalkınmasına ve sektörlere yapılan değerli bir yatırım oldu. Sanayi ve üretimle ülkenin gelişeceğine, sürdürülebilir kalkınma için fiziki yatırımların yanı sıra toplumu geliştirecek alanlara; eğitime, kültürsanata ve spora yatırım yapmak gerektiğine inanarak vakıflar kurdu. Kurduğu şirketler, vakıflar ve üniversite ile ülkemize sayısız eser kazandıran Selçuk Yaşar, 2004 yılında Yaşar Topluluğu Onursal Başkanı oldu.
SOSYAL VE KÜLTÜREL ALANDA DA ÖNCÜ OLDU
Selçuk Yaşar’ın vizyonu, ülkesine ve dünyaya sadece ekonomik katkı sağlamaktan ötedeydi. Toplumun sadece ekonomik değil, sosyal, kültürel ve spor alanında da gelişmesi gereğine inandı. Sağladığı ekonomik, sosyal ve çevresel faydanın sürdürülebilir olması gerektiğini bilen Selçuk Yaşar, ülke faydası için girişimci ruhuyla şirketler, vakıflar kurdu, milyonlarca insanın hayatına dokundu. Yaşar Eğitim ve Kültür Vakfı ve Selçuk Yaşar Spor ve Eğitim Vakfı ile bu alanlara yatırım yaptı. Bugün 49. yaşını kutlayan Yaşar Eğitim ve Kültür Vakfı, 8 okul yaptırarak milli eğitimin hizmetine sundu, 6.500’den fazla öğrenciye karşılıksız burs imkânı sağladı. Kültür ve sanatı destekleyerek Türkiye’nin ilk özel resim müzesi olan S.Yaşar Resim Müzesi’ni kent yaşamına kazandıran Vakıf, kültürel mirasın ortaya çıkarılması için Nysa, Bayraklı Smyrnası, Smyrna Agorası ve Çatalhöyük kazılarına destek vermeye devam ediyor. 1967 yılında başlayan Dyo Resim Yarışmaları halen Dyo Sanat Ödülleri ismiyle resim sanatına değer katmayı sürdürüyor. Selçuk Yaşar, toplumsal alanda da önemli girişimlere imza attı. Pınar, 1981’de Pınar Çocuk Resim Yarışması’nı başlattı, 1987’de Pınar Çocuk Tiyatrosu’nu kurdu. Milyonlarca çocuğun sanatla buluşmasına öncülük etti. Selçuk Yaşar’ın hayallerinden biri de bir üniversite kurmaktı. 1999’da kurulan Selçuk Yaşar Spor ve Eğitim Vakfı ile, gençlerin nitelikli eğitim almasına ve güçlü bir gelecek yaratılmasına katkıda bulunmayı amaçlayarak bir hayalini daha gerçekleştirdi ve Yaşar Üniversitesi’ni kurdu. Selçuk Yaşar’ın ve Yaşar Topluluğu’nun idealini yansıtan “Bilim Birlik Başarı” ilkesi, bugün on bine yakın öğrencisi ve akademisyenleri ile ulusal ve uluslararası alanda öne çıkan üniversitelerden biri olma yolunda ilerleyen Yaşar Üniversitesi’nin de yol göstericisi oldu. Selçuk Yaşar’ın yaşamında, şirketleri ve vakıfları kadar önemli bir yere sahip olan Karşıyaka Spor Kulübü, O’nun sevgisi, ilgisi ve tutkusunu gösteren en güzel örneklerden biridir. Gönül bağıyla bağlandığı KSK, Selçuk Yaşar’ın “bitmeyen sevdası”ydı. KSK’yı tam 65 yıl gönülden destekledi. Üyesi ve başkanı olarak en büyük destekçisi olduğu Karşıyaka Spor Kulübü’nün Onursal Başkanı’ydı. “ŞAHSİ BAŞARILARIMIZ GÜZEL, MÜŞTEREK BAŞARILARIMIZ İSE OLAĞANÜSTÜ OLMALI” Selçuk Yaşar, daha iyi işler başarmak, topluma ve ülkeye fayda sağlamak için birlikte hareket etmenin önemine inanan, geleceğin Türkiye’sini şekillendiren, toplumun sorunlarına duyarlı ve her zaman çözüm için gönüllü bir sanayici ve vatandaş oldu. TÜSİAD’ın kuruluşunda ve ilk yönetim kurulunda Türkiye’nin önde gelen sanayici ve iş insanlarıyla birlikte sorumluluk aldı. Süt, et ve gıda sanayilerinin gelişmesine, yurt dışında tanıtılmasına katkı sağlamak amacıyla SETBİR’in (Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği) kurulmasına öncülük etti. Ege Bölgesi’nde sanayici ve iş insanlarının önderliğinde, sanayi ve ticaretin büyümesi, küresel düzeyde bir gelecek ile toplumsal refahın artırılması amaçlarıyla ESİAD’ın (Ege Sanayici ve İş İnsanları Derneği) kuruluşuna öncülük etti, Yüksek İstişare Kurulu Başkanlığı’nı yaptı. Türkiye’de boya sanayiinin gelişimini desteklemek üzere sanayicilerle bir araya gelerek BOSAD’ın (Boya Sanayicileri Derneği) kurucularından oldu. Selçuk Yaşar, insana, insanlar için üretmeye, değer yaratmaya her zaman önem verdi.
Kurum içi ve kurum dışı birçok yayının çıkarılmasına öncülük eden Selçuk Yaşar, yayıncılığa 1961 yılında ‘DYO’dan Haberler’ dergisi ile başladı. Daha sonra uzun yıllar ‘Bilim Birlik Başarı’ dergisini yayınladı. Ege Ekspres Gazetesi, Gazete Ege, Devir Dergisi gibi yayınlar da çıkaran Selçuk Yaşar, güçlü bir iletişimciydi. Engin tecrübelerini yazarak ve anlatarak hepimiz için yol gösterici oldu. İlham dolu bir yaşam Selçuk Yaşar, şirketlere, vakıflara, kuruluşuna öncülük ettiği sivil toplum kuruluşlarına, toplumda dokunduğu insanların yaşamına yenilikçi, araştırmacı, yapıcı, vizyoner, girişimci ve öncü kişiliğiyle değer kattı. Danimarka İzmir Fahri Konsolosluğu yapan, Danimarka Kraliçesi tarafından “Üstün Hizmet Nişanı”na layık görülen Selçuk Yaşar’a, Ege Üniversitesi Senatosu ve Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi Senatosu tarafından “Fahri Doktora” unvanı verildi. Selçuk Yaşar, 1997 yılında ülke ekonomisine ve topluma katkıları sebebiyle “Devlet Üstün Hizmet Madalyası” ile onurlandırıldı. Ülkemizin yetiştirdiği öncü sanayicilerden birisi ve ülke sevgisiyle dolu bir iş insanı olan Selçuk Yaşar, Şubat ayında son yolculuğuna uğurlandı ve tarihteki yerini aldı. “Bilim Birlik Başarı” ilkesiyle, ülke sevdasıyla Türkiye’yi sayısız ilklerle buluşturan Selçuk Yaşar’ın yaşamı hepimiz için kıymetli örnekler ve ilhamla dolu. Selçuk Yaşar, vizyonu, ilkeleri ve hayalleriyle hepimizin yoluna ışık tutmaya devam edecek.