ART Labs Kurucu Ortağı Uğur Yekta Başak, önümüzdeki günlerde Türkiye’nin en büyük pazar yerleri ile iş birliği sürecine gireceklerini söyledi
Derin teknoloji girişimi ART Labs, ön-tohum yatırım turunu 2 milyon dolar değerleme ile tamamladı. Yatırım turunda Kültepe Yatırım ve EGİAD Melekleri’nin yanı sıra yurt dışından melek yatırımcılar da yer aldı.
Artırılmış Gerçeklik/Augmented Reality(AR) destekli yeme-içme asistanı Diner ile kısa sürede 4 ülkede 250 noktada 50 bin aktif kullanıcıya ulaşarak dikkatleri üzerine çeken ART Labs, 2019 yılında Uğur Yekta Başak, Dr. Mahdi Kazempour tarafından kuruldu ve sonrasında bu ortaklığa Sercan Demircan katıldı.
Diner ile sundukları teknolojiyi, yeme-içme sektörünün yanı sıra hacmi yüksek pazaryerleri ve öncü markaların kullanımına açtıklarını söyleyen şirket kurucu ortağı ve CEO’su Uğur Yekta Başak; ev dekorasyon, ayakkabı, giyim, moda, aksesuar ve oyuncak sektörlerini de hedeflediklerinin altını çizdi.
Platformu kullanan şirketler, kodlama yapmadan e-ticaret sitelerine artırılmış gerçeklik deneyimi ekleyebiliyorlar. Sunulacak ürünlerin 3D görsellerinin oluşturulması ise gücünü görüntü işleme ve yapay zekâ algoritmalarından alan bulut tabanlı bir sistem ile sağlanıyor. On binlerce ürünün AR deneyimi ile sunulabilmesi mümkün oluyor. Bu sayede satışlardaki artış ve iade oranlarındaki düşüş gibi faydalar, AR destekli geniş bir katalog sayesinde maksimize ediliyor.
YARIN Dergisi’nin konuğu olan ART Labs Kurucu Ortağı Uğur Yekta Başak, “Pandemi ile değişen dünyada mağazalara olan bakış açısı değişiyor. E-ticaret tarafında ise kalıcı bir büyüme söz konusu. Artırılmış gerçeklik, müşterilerin satın alacağı ürünleri önceden deneyimleyebilmesini sağlıyor. Bu sayede fiziksel olarak mağazada bulunmaya en yakın dijital deneyimi yaşatıyor ve müşterinin karar alma aşamasında birçok sorusunu cevaplıyor. Geliştirdiğimiz kapsamlı teknoloji, artırılmış gerçeklikten faydalanmayı e-ticaret yapan veya B2B satış yapan şirketler için çok kolay bir hale getiriyor. Dönüşümün öncülerinden olarak hizmet verdiğimiz ülke sayısını artıracağız ve 2021 yılı içinde tohum yatırım turunu tamamlayacağız” diyor.
Bu röportaj aslında güzel bir hikâyeyi de ortaya çıkardı. EGİAD, Uğur Yekta Başak’ı ilk kez 2008’de bir lise başarı ödülü ile tanımıştı. Şimdi ise melek yatırımcı ağıyla girişimin bir parçası oldular. Önümüzdeki günlerde Türkiye’nin en büyük pazar yerleri ile anlaşma hazırlığında olduklarının da müjdesini veren Başak ile girişimcilik öyküleri üzerinden Türkiye’deki gelişmeleri, bu alandaki hedefleri ve pazarı bekleyen yeni teknolojileri konuştuk.
Aslında geleceğin menülerini şimdiden icat ediyoruz. Kısa ve orta vadede ise büyük zincirleri ve büyük gruplarla ülkelerle çalışmak çok önemli. Bunu yaparken ülke bazlı olarak da genişlemeyi planlıyoruz. ABD ve Avrupa pazarında büyümek istiyoruz ve bunun için de büyük iş birliklerine hazırlanıyoruz.
Sizi tanıyabilir miyiz?
Uğur Yekta Başak… İzmir Fen Lisesi sonrasında Boğaziçi Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldum. Koç Üniversitesi Elektronik Mühendisliği’nde yüksek lisansımı tamamladım. Çalışırken farklı kurumlarda iş tecrübelerim oldu.
Hangi alanda uzmanlaştınız?
Artırılmış gerçeklik cihazlarının optik dizaynı, görüntü işleme algoritmaları ve insan bilgisayar etkileşimi üzerine çalışmalar yaptım ve uluslarası makaleler yayınladım. Aynı laboratuvarda birlikte çalıştığım Mahdi arkadaşım ile birlikte ART Labs şirketini 2019 Mayıs ayında kurma kararı aldık.
Şirketin kuruluş hikayesini biraz daha ayrıntılı paylaşmanızı istesem…
Artırılmış gerçeklik konusunda akademik çalışmalar yapıyorduk. Çok yeni bir dünyadan bahsediyoruz. Teknoloji devleri olan Apple, Google ve Microsoft gibi şirketler bu alanda ciddi yatırımlar yapıyor. Sağlık, eğitim ve ticaret başta olmak üzere birçok alanda da kullanılan bir sistemden bahsediyoruz. Biz de bu sistemin hayatımızı değiştireceğini öngördük. 5 yıl içinde artırılmış gerçekliğin birçok alanda çok daha fazla aktif olacağını fark ettik. Şirketi de böyle kurmaya karar verdik. İnsanların hayatını kolaylaştırmak için yola çıktık. İki kurucu olarak başladık ve şimdi üç ortak olarak yolumuza devam ediyoruz.
Diner’ın hikayesi nasıl gelişti?
ART Labs geniş bir platform. Diner ise bu platformdaki bir ürün ve mobil uygulama. Diner’ı özellikle yeme-içme sektörü için geliştirdik. Diner üyesi bir restorana gittiğinizde masalara yerleştirilen QR kodu cep telefonunuzdan okuttuğunuzda karşınıza dijital bir menü çıkıyor. Bu menünün farkı, yemeği tıpkı masanıza gelmiş gibi gerçek porsiyon boyutunda 3 boyutlu hologram ile görüntüleyebilmeniz. Ben bununla doyacak mıyım, bu yemek nedir, en son karşıma ne gelecek? sorularına cevap buluyorsunuz. Bu iştah artırıcı ve en gerçekçi görseller, restoranların sipariş sayılarına da pozitif etkide bulunuyor. Aynı zamanda müşteri memnuniyeti de artıran bir uygulama.
Bu fikir nasıl ortaya çıktı?
Diner, aslında bizim günlük hayatımızda karşılaştığımız zorluklardan çıkmış bir ürün. Seyahat etmeyi seven birisiyim. Seyahatlerim sürecinde dönemsel olarak baktığımızda önüme nasıl menü geleceği kaygısını hep yaşadım. Bunu nasıl çözebiliriz üzerinden çok özgün bir model geliştirdik. Garsonlardan önce yemekleri biz insanların önüne koyalım istedik. Fikir böyle ortaya çıktı. İştahımıza düşkünlüğümüz bu fikri doğurdu.
Bu uygulama bugün kaç noktada hizmet veriyor?
4 ülkede 250 noktada aylık 50 bin aktif kullanıcıya ulaşmış durumda.
DINER için kendinize nasıl bir hedef belirlediniz?
Günün birinde bir restorana gittiğinizi, hali hazırda kullandığımız özel gözlükleri kullanarak sipariş verdiğimiz, menüyü tamamen sipariş vermeden önce gözümüzün önünde gördüğümüz bir ortamı hayal ediyoruz. Aslında geleceğin menülerini şimdiden icat ediyoruz. Kısa ve orta vadede ise büyük zincirleri ve büyük gruplarla ülkelerle çalışmak çok önemli. Bunu yaparken ülke bazlı olarak da genişlemeyi planlıyoruz. ABD ve Avrupa pazarında büyümek istiyoruz ve bunun için de büyük iş birliklerine hazırlanıyoruz.
Sistemde hiç takıldığınız noktalar olmadı mı?
Biz restoranda o ürün nasıl sunuluyorsa tam olarak aynı şekilde çekimleri yapıyoruz. Restoranların da sorumluluğu artıyor. Aynı ürünü ziyaretçilerine servis etmek zorunda. Yemekleri sanal olarak önceden masanın üzerinde görmek sürpriz ile karşılaşmayı engelliyor ve sorularımıza cevap veriyor. İnsanların %99’unun artırılmış gerçeklik ile güçlendirilen menüleri hem görsel hem basılı menüye göre tercih ettiklerini hesapladık.
Türkiye’deki restoran zincirleri ile görüşüyor musunuz?
Happy Moon’s, The North Shield, Bursa Kebap Evi, The Bodrum Edition gibi önemli gruplar ile çalışıyoruz. Bu kapsamda da stratejik partnerlerimizden bir tanesi Coca Cola İçecek.
Bunun dışında yeni bir iş birliğine hazırlıyoruz. Türkiye’nin en büyük yemek sipariş platformlarından biri ile entegrasyonumuzu tamamladık ve test sürecine başladık. Belirli bölgelerde en fazla sipariş alan yaklaşık 100 restoranın menülerini artırılmış gerçeklik teknolojisi ile müşteriye sunacağımız için heyecanlı ve gururluyuz.
Pandemi sürecinin yansımaları nasıl oldu?
Hızlı hareket eden bir şirketiyiz. Zaten 1 Haziran 2020’de ilk kapanış bittiğinde hijyen endişesi ile temassız menüler ihtiyaç haline dönüştü ve uygulamalarımızı web tabanlı hale getirdik. Ziyaretçilerin uygulama indirmeden sadece masalara yerleştirilen QR kodları taratarak menülere erişebilmelerini sağladık ve hızlı bir büyüme evresine girdik. Sonrasında restoranlar tekrar kapanınca biz de olayı çevrimiçi sipariş ortamına taşıdık. Teknolojimizi sipariş tarafına uyumlandırdık. Partner arayışına gittik ve büyük bir sipariş uygulaması ile deneme sürecine başladık.
Bundan sonrası için kendinize nasıl bir yol haritası belirlediniz?
Diner’ı büyük yemek sipariş platformları ile anlaşarak bu menüleri milyonlarca insana ulaştırabilmek… Burada dünyanın farklı yerlerinde büyük sipariş devleri ile masaya oturmak istiyoruz. Yurtdışına açılmak istiyoruz. Aşama aşama gideceğiz. Yeme-içme tarafında odak alanımız büyük yemek siparişi platformları olacak.
Şirkete yeni ortaklar almayı düşünüyor musunuz?
İki ortak yola çıktık. Sonrasında Sercan ile tanıştık. O da harika bir mühendistir. Teknoloji startuplarında ciddi tecrübesi var ve yazılım altyapısına oldukça hâkim. Mahdi arkadaşımız araştırma geliştirme, ben ise daha çok iş geliştirme ayağında görev yapıyorum. Üç kurucu ortak dışında 2 full-time çalışan 7 stajyerimiz daha var.
ART Labs başka neler yapıyor?
ART Labs, e-ticaret yapan satıcıların artırılmış gerçeklik ile satış yapmasını sağlayan bir platform. Hareket ettiğimiz zaman çok değerli. Covid-19’dan kaynaklı pandemi sürecinde mağazalar kapalı. İnsanlar e-ticareti daha sık kullanıyor. Ama ürünleri mağazadaki gibi inceleyip tüm ayrıntılarını göremiyorsunuz. Yaptığımız şey online ortamda satın alacağınız ürünleri önceden deneyimlenebilmesini sağlamak. Ev dekorasyon, ayakkabı giyim, lüks moda ürünlerini hedefliyoruz. Oyuncak ve hobi ürünleri de ilgi alanımızda yer alıyor.
Bu uygulamada sistem nasıl işleyecek?
Mevcut sitelerin bu teknolojiden yararlanmalarını sağlıyoruz. Bu konuda da yine Türkiye’nin en büyük pazar yerlerinden biri ile anlaştık. Haziran ayından itibaren mobilya kategorisi ile başlayarak kullanıcıların artırılmış gerçeklik ile ürünleri deneyimleyebilmelerini sağlayacağız. Onların teknoloji partneri olarak birlikte yol alacağız. Bizden bu hizmeti alan firmalar hem satışlarını artırıyor hem de ürün iade oranlarını düşürüyor. Müşteriler, alacakları ürünün evlerinde veya kendi üzerinde nasıl duracağını artık biliyor. Güvenli seçimler yapan müşteriler sayesinde geri iade azalıyor ve ciddi bir tasarruf sağlanıyor. Bu, çevresel açıdan da ürün kargo karbon ayak izinde de tasarrufa sebebiyet veriyor. Bu teknolojiyi kullanabilen ve farklı bir deneyim yaşatabilen şirketler de rekabet açısından önemli bir fark yaratmış oluyorlar.
Bu teknolojilere kullanım hızı anlamında baktığımızda Türkiye’nin dünya sıralamasındaki konumunu değerlendirmenizi istesem, nasıl bir tablo ile karşılaşıyoruz?
Bu konuda ABD 2-3 yıl daha önden gidiyor. Her yeni teknolojinin adaptasyonunda olduğu gibi Türkiye bir adım geriden geliyor. ABD bu tip uygulamaları kullanıyor. Ondan sonra adaptasyon diğer ülkelere geçiyor. Türkiye’deki bir startup olarak baktığımızda Türkiye’nin altyapısının güçlü olduğunu düşünüyoruz. Oradaki firmalar daha büyük değerlemelere ulaşıyor ama Türkiye hızlı adapte oluyor. Lider markalar çıkaracak potansiyelimiz var.
Bazen geç başlamak geriden gelmek avantaj olmuyor mu?
Yapılan yanlışları görmek anlamında iş planlarımızda avantaj sağlıyor. Teknolojik altyapı olarak biz aslında dünyada hiç uygulanmayan teknikleri uyguluyoruz. Artık takipçisi değiliz, burada ciddi avantaj yakaladığımız düşünüyoruz.
Kadronuzu güçlendirecek misiniz?
İnsan gücü temelli operasyon ile çalışan bir şirket değiliz. Teknolojiye güvenen bir şirketiz. Butik bir teknoloji takımı ile yol alacağız. Ama plan çerçevesinde yıl sonuna doğru 20 kişilik bir ekip ile yol almak istiyoruz.
EGİAD ile yollar nasıl kesişti?
İzmir Fen Lisesi’nde okurken, TÜBİTAK’tan altın madalya kazandım. EGİAD yaptığı bir ödül töreninde bizi onore etti ve yeni bir ödül daha kazandırdı. Startup olarak Aralık ayında bir yatırım ihtiyacı için tur başlatmıştık ve onlara sunumlar yaptık. Pozitif olanlarla da yolumuza devam ettik. Karşılıklı ilişkilerimiz iyi gitti ve karlı fırsatlar yaratacağımızı düşündük.
Ön tohum ile 2 milyon dolar ile değerlenme almıştınız. Yeni bir tur olacak mı?
3. çeyrekte yeni bir yatırım turuna çıkacağız. Değerlememizi yaklaşık 5 katına çıkarmak istiyoruz. Çünkü iş planımız çerçevesinde ABD ve Avrupa pazarında operasyonlarımızı büyütmek istiyoruz. 3-4 yıl içinde 100 milyon dolar değerleme seviyesine erişmeyi istiyoruz. Aradaki yatırımlar bizim ivmelenmemiz için önemli oluyor.
Siz şirket olarak üniversitedeki gençlerin hayatına nasıl dokunuyorsunuz?
Üniversitede hep startup’lar da çalıştım. O günkü kuruculardan öğrendiğim şeyler, bir startup’ı kurmak için çok kıymetli idi. Z kuşağına güveniyoruz. Stajyerlerimiz çok daha bilgili ve yetenekliler… Geleceğin girişimcileri durumunda. Girişimcilik kulüplerinde ve kuluçka merkezlerinde insanlara girişimcilik hikayelerimizi paylaşıyoruz. Öncelikle ekosistemin gelişmesi gerekiyor.
ART Labs website: https://artlabs.ai/ Diner website: https://diner.com.tr/ Uğur Yekta Başak (Co-founder, CEO): https://www. linkedin.com/in/ugur-yekta-basak-8a1797167/ Mahdi Kazempour (Co-founder, R&D Lead): https:// www.linkedin.com/in/mahdikazempour/ Sercan Demircan (Co-founder, Software Lead): https://www.linkedin.com/in/sercanov/