İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi, 15-21 Mart 2023 tarihleri arasında ‘Yeniliğe Davet’ sloganıyla İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından, Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde düzenlendi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından, Türkiye’nin geleceğini inşa etmek için düzenlenen İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi, kendi alanındaki kanaat önderlerini ağırladı.
1923 yılında ilk kez İzmir’de gerçekleştirilen İktisat Kongresi ile günümüz arasında tarihsel bir köprü kuruldu. Oturuma katılan konuşmacılar, 1923 yılında yapılan kongre sonrasındaki yüz yıllık süreçte Türkiye’nin yaşadığı ekonomik, demokratik ve tarihsel gelişimi anlattılar. Ayrıca Türkiye’nin ilerlemesi ve kalkınması için yapılması gerekenlerin de yol haritası çizildi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, açılış konuşmasında “Yüzyıl önceki kongrede masanın etrafında ekonominin can damarı olan çiftçiler, işçiler, tüccar ve sanayiciler vardı. Bugün artık doğa da o masada bir paydaş olarak oturuyor. İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nin sınırları Türkiye’yi de aşan ve iktisada dünya genelinde ilham verecek en temel özelliği işte tam da bu. Ekoloji
ve ekonomi arasında bir uyum tarif etme çabası. Ortaya konulan bu yenilik, sürdürülebilirlikle ve klasik anlamdaki çevrecilikle sınırlı olmayan bir şey. Kongremizin tüm paydaşları ekolojiyle ilgili çok
daha köklü, radikal ve güçlü bir şey söyledi. Doğayla uyum yoksa, iktisat da yok. İşte bu yüzden İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi, doğamızla uyuma yapılan bir davet. Güvenli, afetlere dirençli ve doğayla uyumlu şehirler kurmayı başarmak zorundayız.
Bugün, uygarlığımızın en büyük sınavı yeryüzündeki yaşamın bir parçası olarak nefes alıp veren ve içinde güvenle yaşanan şehirler inşa edebilmektir. İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nde işte bu değişim için bir yol açmaya gayret ettik” dedi.ADINLARI İKİNCİ SINIF VARLIK OLARAK GÖREN TOPLUMLAR GELİŞEMEZ”
Genç cumhuriyetin kadın hakları
konusunda büyük atılım yaptığını ifade eden Prof. Dr. Karaömerlioğlu, “İzmir İktisat Kongresi’nin kadınların katılımı ile gerçekleştiğini unutmayalım. Kadın meselesi sadece insan hakları meselesi
değil aynı zamanda iktisadi bir mesele. Kadınların toplam istihdam içerisindeki payları 2020 verilerine göre sadece yüzde 26. Yani erkek istihdamının yarısından az. Oysa kadınları ikinci sınıf varlıklar olarak gören toplumlar asla gelişemez.
Onların yaratıcılığını kullanmayarak iktisadi gelişimi sağlayamazsınız” diye konuştu.
DEĞİŞİMİN ANAHTARI KOBİ’LERDE
Dünyanın verimlilik odaklı bir üretim ve hizmet ekonomisine doğru dönüştüğüne dikkat çeken Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Yüksek Danışma Kurulu Başkanı Şükrü Ünlütürk, Türkiye’de bu değişimi gerçekleştirecek en önemli aktörün KOBİ’ler olduğunu söyledi. Ünlütürk, “Bölgesel gelişmişlik farklarının azaltılması ve KOBİ’lerimizin daha yüksek bir verimlilik ve performansla ülke ekonomisine çok daha yüksek bir katma değer sağlayabilmeleri
için akılcı, bilimsel ve orta-uzun vadeli politikaların, kamu kurumları, yerel aktörler, iş dünyası ile STK’lar birlikteliğinde oluşturulması ve kararlılıkla uygulanması gerekiyor” diye konuştu.
“KALICI ZAFER İÇİN İKTİSADİ İLERLEME ŞART”
1923 yılındaki İktisat Kongresi’nden ikinci yüzyıla geçen süreci rakamlarla anlatan Boğaziçi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Şevket Pamuk, yeni iktisadi kalkınma programı için, “Aradan geçen yüzyıla rağmen bizim de bugün yeni kurallara, şeffaflığa ve hukuk devletine ihtiyacımız var” dedi. Prof. Dr. Pamuk, “Bu kuşak iktisadın ne kadar önemli olduğunu bilerek yetişti. Teknoloji farkının ne kadar önemli olduğunu bilerek çalışmalar yürüttü. İzmir’de bir iktisat kongresi toplanmasına karar verilmesi hiç rastlantı değil. Cumhuriyeti kuracak kadroların ekonomiyi ne kadar önemsediğini gösteriyor. Cumhuriyet farklı bir ekonomi kurabildiyse dünya koşullarının burada çok büyük bir katkısı oldu. Askeri zafer yeterli değil, kalıcı zafer için iktisadi ilerleme şart” ifadesine yer verdi.