D-Marin Ülke Müdürü Can Akaltan: Çevreye en az etkiyi yapacak şekilde yeni marina alanlarının belirlenmesi, marina yatırımları için uygun finansman modellerinin geliştirilmesi ve devlet teşviklerinin artırılması sektörün büyümesini destekleyecek.
“Yetişmiş insan gücü bulma, atık yönetimi ve deniz suyu kalitesi marinaların yaşadığı sıkıntılar arasında sayılabilir”
D-Marin Ülke Müdürü Can Akaltan, İzmir ve Ege Bölgesi’nde marina kapasitesinin artırılması ve yeni yatırımların hayata geçirilmesinin bölgenin yatçılık sektöründe daha güçlü bir konuma gelmesini sağlayacağını söyledi. Sektöre yönelik sorularımızı yanıtlandıran Akaltan, “Çevre dostu ve enerji verimliliğini sağlayan sürdürülebilir uygulamalara teşvik getirilmesi sektörün gelişimine büyük katkı sağlayacak” diyor.
Marinalar özelinde Ege Bölgesi ve İzmir’in önemini değerlendirir misiniz?
Ege Bölgesi ve İzmir ilimiz; iklimi, doğası, girinti – çıkıntılı kıyı şeridi ile antik çağlardan beri günümüze kadar önemli bir ticaret ve denizcilik merkezi konumunda. Ayrıca bölgemiz gelişmiş bir deniz turizmi sektörü, yeşil marinaları ve çevre dostu uygulamaları ile de öne çıkıyor.
Doğal liman yapısına sahip olan İzmir Körfezi, yatçılık ve deniz turizmi için mükemmel koşullarıyla bir adım öne çıkıyor. İzmir, merkezi konumu ve gelişmiş altyapısı, Ege Bölgesi’ni marinalar için vazgeçilmez kılan unsurlar arasında sayılabilir. Ayrıca; Efes, Bergama ve Milet gibi antik kentlere yakınlığı sayesinde tarih ve kültür turizminin hareketliliğinden de payını alıyor.
Tüm bu özellikleriyle Ege Bölgesi ve İzmir marina turizmi açısından da büyük bir potansiyele sahip. Coğrafi avantajları, tarihi ve kültürel zenginlikleri, ekonomiye katkıları ve modern marina tesisleri ile bu bölge, yat turizminin gözde destinasyonlarından biri olmaya devam ediyor. İzmir’in merkezi konumu ve gelişmiş altyapısı, Ege Bölgesi’ni marinalar için vazgeçilmez kılan unsurlar arasında sayılabilir.
İzmir ve Ege Bölgesi’nin yat bağlama kapasitesi nedir? Bu bölgede planlanan yeni yatırımlar neler? Bunların devreye girmesiyle kapasitede nasıl bir gelişim gerçekleşecek?
İzmir ve Ege Bölgesi, Türkiye’de yat turizmi açısından önemli bir merkez konumunda. Mevcut marina kapasiteleri ve yeni yatırımlar, bölgenin yatçılık potansiyelini artırmayı hedefliyor. Mevcut yat bağlama kapasitesine baktığımızda ise, Deniz Turizm Birliği Derneği verilerine göre, İzmir ve çevresindeki marinaların yat bağlama kapasitesi toplamda yaklaşık 2 bin 578 yat olarak hesaplanabilir. Ege Bölgesi’ndeki D-Marin Didim (Aydın) 576 yat kapasitesine sahip.
Bölgenin yat bağlama kapasitesinin artmasının ekonomiye katkıdan istihdam artışına kadar pek çok faydası olacak. Kapasite artışı bölgenin turizm gelirlerini artırarak yerel ekonomiyi canlandıracaktır. Yeni ve modern marina tesislerinin kurulması, Ege Bölgesi’ni uluslararası yatçılar için cazibe merkezi haline getirecektir. Yeni marinalar ve genişleme projeleri, yerel halk için yeni iş olanakları yaratacaktır. Ayrıca, çevre dostu ve sürdürülebilir marina projelerinin gündeme alınmasıyla, bölgenin doğal güzelliklerini koruyarak turizm faaliyetlerini desteklemek de mümkün olacaktır.
İzmir ve Ege Bölgesi’nde marina kapasitesinin artırılması ve yeni yatırımların hayata geçirilmesi, bölgenin yatçılık sektöründe daha güçlü bir konuma gelmesini sağlayacak, bölge ekonomisine ve sosyal hayata önemli katkılar sunacaktır.
Yatırım aşamasında karşılaşılan en büyük sıkıntılar, yatırımların ekonomik olarak sürdürülebilir olması ve deniz yaşamının korunması için marina lokasyonu seçimi olarak sıralanabilir. Çevreye en az etkiyi yapacak şekilde yeni marina alanlarının belirlenmesi, marina yatırımları için uygun finansman modellerinin geliştirilmesi ve devlet teşviklerinin artırılması, sektörün büyümesini destekleyecektir.
İstihdam özelinde sektöre baktığımızda yarattığı katma değeri değerlendirir misiniz?
Marina sektörü, yat turizmi ve denizcilik faaliyetleri ile doğrudan bağlantılı olan önemli bir sektör. Marinalar, yat sahiplerine hizmet sunmakla kalmıyor, aynı zamanda geniş bir iş gücü yelpazesi yaratarak yerel ekonomilere de önemli katma değer sağlıyor.
Marinalar doğrudan ve dolaylı olarak geniş bir istihdam yaratan önemli alanlardır. Örneğin marinalar; yönetim, güvenlik, temizlik, bakım ve onarım gibi çeşitli alanlarda doğrudan istihdam sağlıyor. Bu alanlarda çalışan marina müdürleri, güvenlik personeli, temizlik işçileri ve teknisyenlerin yanı sıra marinalarda yatların bakım, onarım ve kışlama hizmetleri için teknisyen ve mühendisler istihdam edilir. Ayrıca, motor tamiri, boyama, elektronik sistemlerin bakımı gibi konularda özel teknik becerilere sahip işçiler de görev alır.
Dolaylı istihdama örnek vermek gerekirse; restoranlar, kafeler, marketler, su sporları merkezleri gibi marina kullanıcılarına hizmet veren işletmelerde dolaylı istihdam sağlanır. Ayrıca yat turizmi, yerel oteller, pansiyonlar ve diğer konaklama tesislerine de müşteri çekerek turizm sektöründe istihdam yaratır.
Marinaların ekonomiye katkılarına bakacak olursak; yat ve turist harcamalarından elde edilen gelirler, tekne üretim ve ithalatı ile bakım ve onarım sektörünün gelirlerinden bahsedebiliriz. Biraz daha detaylandırmak gerekirse; bakım ve onarım hizmetleri, yakıt ikmali gibi hizmetlerden elde edilen gelirler, marinaların ekonomiye önemli bir katkısını oluşturur. Ayrıca, yat sahipleri ve turistler, marinalar ve çevresindeki restoran, mağaza ve diğer yerel işletmelerde harcama yaparak yerel ekonomiyi kalkındırır. Yat üretimi, ithalatı ve satışı da marina sektörüne bağlı olarak büyür. Bu da tersanelerde ve yat üretim tesislerinde istihdam yaratır. Yatların düzenli bakımı ve onarımı, teknik iş gücü talebini artırır ve ilgili hizmet sektörlerinin gelişmesini sağlar. Bunlara ek olarak, modern marinalar, çevre dostu uygulamalar benimseyerek sürdürülebilir turizmi teşvik eder. Bu sayede, bölgenin doğal güzellikleri korunurken, uzun vadede turizm gelirlerinin devamlılığı da sağlanır.
2023, MARİNALAR İÇİN İYİ BİR YIL OLDU
Siz kurum olarak 2023 yılını nasıl geçirdiniz? 2024 yılına yönelik çalışma ve yatırım programınız ile hedeflerinizi anlatır mısınız?
Pandemi sonrası yat sektörüne ve yatçılığa artan ilginin devam etmesi sayesinde 2023 yılının marinalar için oldukça iyi geçtiğini söyleyebiliriz.
Yeni bir seyahat, yaşam ve tatil şekli olarak yatçılığı keşfedenlerin yanı sıra bu alana uzun yıllardır gönül verenlerin de katkılarıyla yoğun bir yıl geçirdik. Dolayısıyla, bu süreçte denizle buluşan ve esnek çalışmanın yaygınlaşması ile daha özgür bir yaşam anlayışına sahip olanlar, denizde kalmaya devam etti.
Pandemi sonrasında yat turizmine olan ilginin artmasıyla yaşanan gelişmeleri değerlendirir misiniz?
Turizm sektöründe son dönemde yat turizmine artan bir ilgi olduğunu görüyoruz. İnsanlar daha macera dolu, özgür ve enerjik bir yaşam alanı sunan yatlara ilgi göstermeye başladılar. Dolayısıyla yatlara artan ilgi, yatçılık aktivitelerinin gelişmesini sağladı.
Deniz üzerinde kalabalıklardan izole bir tatil geçirmeyi tercih edenler yatları tercih ederek, kendi rotalarını belirledikleri daha özgür bir tatil imkanına sahip oluyorlar.
Son yıllarda, dünya genelinde yat satışlarında belirgin bir artış yaşandı. Yat üreticileri ve satıcıları, artan talebi karşılamak için üretim kapasitelerini artırdı. Türkiye’de de bu dönemde yat satışları ve kiralamalarında önemli artışlar gözlemlendi.
Akdeniz Çanağı özelinde marina hizmetleri konusundaki konumumuzu değerlendirir misiniz? Geleceğe yönelik öngörülerinizi paylaşır mısınız?
D-Marin, Akdeniz Çanağı’ndaki en büyük marina zinciri konumunda. Aynı zamanda dünyanın en inovatif marina markası. Gelecekte amacımız, daha fazla lokasyonda premium marina hizmetleri sunarak, denizcilere daha fazla seçenek ve daha iyi bir yatçılık deneyimi sağlamak.
D-Marin’in tekne sahiplerinin hayatını kolaylaştıran dijital teknolojilerinden biri olan Akıllı Sensörler tekne sahipleri tarafından büyük ilgi görüyor. Teknelerin batarya durumunu, ısı, duman, sintine ve GPS kontrolünü anlık bildiren sensör teknolojisi sayesinde D-Marin’deki teknelerin marinada en güvenli şekilde muhafaza edilmesi sağlanıyor.
Yat sahiplerinin yatçılık deneyimlerini zenginleştirmek için hayata geçirilen Akıllı Pedestal uygulaması sayesinde tekne sahipleri günlük elektrik ve su tüketimine uzaktan ulaşabiliyorlar. D-Marin’in tekne sahiplerine sunduğu online booking uygulaması ile tekne sahipleri marinaya gitmeden demirleme yerini seçip, rezervasyon yaptırıp, marina ofisine gitmeden ödemelerini yapabiliyorlar.
Uzmanlığımız, dünya genelinden yat sahiplerini çeken ve deniz turizminin büyümesini teşvik eden marinalar yaratmada bizi öne çıkarıyor. Mevcut ve yeni müşterilerimize, Akdeniz maceralarında iki yeni uğrak yeri sunmayı dört gözle bekliyoruz.
Marinaların yaşadığı sıkıntılar ve bu konudaki çözüm önerilerinizi okuyucularımız ile paylaşır mısınız?
Yatırım aşamasında karşılaşılan en büyük sıkıntılar, yatırımların ekonomik olarak sürdürülebilir olması ve deniz yaşamının korunması için marina lokasyonu seçimi olarak sıralanabilir. Çevreye en az etkiyi yapacak şekilde yeni marina alanlarının belirlenmesi, marina yatırımları için uygun finansman modellerinin geliştirilmesi ve devlet teşviklerinin artırılması, sektörün büyümesini destekleyecektir. Yetişmiş insan gücü bulma, atık yönetimi ve deniz suyu kalitesi marinaların yaşadığı diğer sıkıntılar arasında sayılabilir. Ayrıca, çevre dostu ve enerji verimliliğini sağlayan sürdürülebilir uygulamalara teşvik getirilmesi, sektörün gelişimine büyük katkı sağlayacaktır.
D-Marin’in tekne sahiplerinin hayatını kolaylaştıran dijital teknolojilerinden biri olan Akıllı Sensörler tekne sahipleri tarafından büyük ilgi görüyor. Teknelerin batarya durumunu, ısı, duman, sintine ve GPS kontrolünü anlık bildiren sensör teknolojisi sayesinde D-Marin’deki teknelerin marinada en güvenli şekilde muhafaza edilmesi sağlanıyor.