Türkiye’nin gönüllülük esasıyla bir araya gelmiş en büyük bağımsız iş dünyası örgütü olarak, ‘Yeni Dönem Yeni Ufuklar’ vizyon belgemizde yer alan ‘Hayalimizdeki Türkiye’ manifestomuzu, Anadolu’nun dört bir yanında gerçekleştirdiğimiz 100. Yıl Buluşmaları’nda anlatıyoruz.
İkinci yüzyılımızın kapısını gerek global gerekse ülkemizde yaşanan krizlerin etkisinde, aklımızın deprem bölgesinde olduğu, geçmişte ortak sevinç olarak adlandırdığımız anlarda bile artık kutuplaşmaya başladığımız, ötekileştirmenin arttığı ancak koşullar ne olursa olsun içimizdeki Cumhuriyet ateşinin hiçbir zaman sönmediği karmaşık duygular ile araladık.
Bazı sorunlar çözümsüz gibi görülebilir, bizi umutsuzluğa sürükleyebilir. Oysaki böyle zorlu dönemler için ülkemizin çok önemli bir rehberi bulunuyor.
İşte o rehber, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde yüz yıl önce verilen mücadelenin temelini oluşturan kurtuluş ruhu ve kuruluş iradesidir. Çünkü bundan bir asır önceki kurtuluş mücadelesi yalnızca bir askeri mücadele ile kalmamış, cehalete, yoksunluğa, yoksulluğa ve adaletsizliğe karşı da verilmiştir. Kuruluş irademiz ise bir yönetim biçimi değişikliğinin ötesinde eğitimi, altyapıyı ve ekonomiyi kapsayan büyük bir silkinme, Anadolu’yu, 20. yüzyılın çağdaş manzarasına dahil etme seferberliğiydi. İşte şimdi, ikinci yüzyıla girerken yine aynı ruh, aynı iradeyle Cumhuriyetimizi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkartabilir, ülkemizi orta gelir, orta demokrasi ve orta eğitim tuzaklarından kurtarabiliriz. Umudu çoğaltarak, ortak hayaller inşa ederek, öznesi BEN değil BİZ olan yeni bir hikaye yazabiliriz.
“Özgürlükçü bir anayasa, eşitsizliği azaltıp ekonomik büyümeyi destekler”
Türkiye’nin gönüllülük esasıyla bir araya gelmiş en büyük bağımsız iş dünyası örgütü olarak, ‘Yeni Dönem Yeni Ufuklar’ vizyon belgemizde yer alan ‘Hayalimizdeki Türkiye’ manifestomuzu, Anadolu’nun dört bir yanında gerçekleştirdiğimiz 100. Yıl Buluşmaları’nda anlatıyoruz. Bu manifestoda da vurguladığımız üzere; “Demokrasi”, “Çevre”, “Dijitalleşme”, “Kalkınma” ve “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” olmak üzere ülkemizin geleceğe açılan beş kapısı bulunuyor.
Gelişmiş bir demokrasi ve hukuk sistemi; adil, şeffaf, hesap verebilir ve liyakat esaslı bir devlet yönetimi, Türkiye’yi bir refah toplumu haline getirecek reçetenin olmazsa olmaz parçalarıdır. Cumhuriyet değerlerini iyi kavramış özgürlükçü bir anayasa, yoksulluk ve eşitsizliği azaltacak ve sosyal hareketliliği teşvik ederek ekonomik büyümeyi destekleyecektir.
Toplumsal cinsiyet eşitliğini tesis ederek, hep birlikte ülkemizin sürdürülebilir kalkınması ve refahı için hayatı dönüştürecek güce sahibiz. Analitik düşünebilen, dünyaya-bilime ve bilgiye açık nesiller yetiştirmek için de çocuklar ve gençlerin önüne yeni hedefler, yeni fırsatlar, yeni ufuklar ve yeni umutlar inşa etmeliyiz.
Biz TÜRKONFED olarak, ikinci yüzyılımızda iş dünyasını oluşturan her ölçekten şirketiyle dijitalleşen; yeşil dönüşüm sayesinde su ve enerjide kaynak verimliliği ile hem cari açığı azaltan hem de yeni ihracat pazarlarında rekabet gücünü artıran; gelişmiş bir ekonomi için gelişmiş bir demokrasiyi içselleştiren, eğitimden kadına, gençlikten girişimciliğe toplumun tüm katmanlarını dönüşümün odağına alan bir Türkiye hayal ediyoruz. Hayalimizi hep birlikte gerçeğe dönüştüreceğimize inanıyor, Cumhuriyetimizin yüzüncü yılını büyük bir coşkuyla başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere kurucu iradeyi ve binlerce isimsiz kahramanı minnetle anarak kutluyoruz.