TÜRKONFED olarak, yeni dönemimizde ana odak konularımızdan biri, ikinci yüzyıldaki gençliğimiz için eğitimin ve iş dünyasına katılımın sağlanması olacak. Bu odağın ilk önemli halkası, İstihdam, Eğitim veya Öğretimde Olmayan Gençlere Yönelik İşgücü Piyasası Destek Programımız “NEET Pro: Veriyle Gelecek”tir.
20’nci yaşını kutlayan, 31 federasyon ve 365 üye dernek üzerinden sayısı 100 bine yaklaşan şirketin temsilcisi TÜRKONFED olarak, ortak gayemizin gelecek nesillerimizin tüm hayallerini gerçekleştirebilecekleri bir Türkiye hedefine giden yolda adımlarımızı birlikte atmak, bu hedefe giden yoldaki engelleri birlikte aşmak olduğuna inanıyoruz.
Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında, ortak gayemizle, muasır medeniyet seviyesini aşmış Türkiye hayalimizi gerçekleştirme yolculuğunda ilk yüzyılımızdan daha çetin bir mücadele bizleri bekliyor. Zira 3D adını verdiğimiz dijital, toplumsal ve yeşil dönüşümlerin hızı gerçekten de baş döndürüyor. Birçok mesleğin ortadan kaybolduğu ve yeni iş alanlarının doğduğu, aynı zamanda dünyanın iklim krizi ve afetlerle yüzleştiği yeni yüzyılımızda sadece sanayinin ve ticaretin değil hayatın da yeniden şekillendiğine tanıklık ediyoruz. Bu nedenle bizlere düşen, çağın ruhunu yakalama esasına dayalı, “sürekli bir aydınlanma” devrimi olan Cumhuriyet’i güçlendirmek ve geleceğe taşımaktır.
Cumhuriyet genç olmak, genç kalmak ve gençler için parlak bir gelecek inşa etmektir. Bir Cumhuriyet’in genç kalmasının umudu Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün de belirttiği gibi yine gençliğinde, gençliğine verdiği değerdedir. Gençler sadece bir ulusun geleceği değil, aynı zamanda ilerleme ve yenilik rotasının mevcut itici gücüdür.
Önceki yüzyıldan miras aldığımız sorunlardan biri de ne yazık ki bununla ilgilidir. 2024’e açılan pencereden ülkemize baktığımızda gençlerimizin hem ekonomiye hem de yaşama katılımlarında arzu ettiğimiz seviyede olmadığımızı görüyoruz. “NEET” olarak tanımlanan; öğretimde, istihdamda veya eğitimde olmayan genç nüfusu temsil eden kavram ve buna bağlı ölçütler ne yazık ki bu durumu teyit ediyor. Bugün ülkemizin gerek genç işsizlik gerekse de beyin göçünde geldiği nokta, gençliğin enerjisini dönüştürmesinin önündeki önemli engellerdir.
Son araştırmalar, işsizlik hesaplamalarında kilit bir unsur olan çalışma isteğinin bile toplum genelinde eşit olarak dağılmadığını gösteriyor. Türkiye’de 15-24 yaş arası gençlerin yüzde 32’sine ve genç kadınların yüzde 46’sına ulaşan istihdam, eğitim veya öğretimde olmayanlar toplumun önemli bir bölümünü oluşturuyor. Bu oran AB oranının iki katından fazladır.
Diğer bir yandan iş dünyasının önümüzdeki yıllarda temelden değişmesi bekleniyor. Bunun en somut örneğini yapay zekânın gelişiminde görüyoruz. Henüz birkaç yıl önce yapay zekânın gelişim potansiyelini değerlendiriyorduk. Bugün ise bu teknoloji eğitimden sağlığa, sanattan spora, üretimden dağıtıma kadar iş yaşamı ve gündelik yaşamın her alanında baş döndürücü değişimler yaratıyor. En önemlisi de “yeni bir gelecek” manzarasına bakmamızı sağlıyor. Öyle ki, Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) beklentilerine göre yapay zekâ tüm dünyadaki mesleklerin ve iş kollarının yaklaşık yüzde 40’ını doğrudan etkileyecek. Hatta bazı iş kollarını belki de ortadan kaldıracak…
NEET’in kronik bir soruna dönüşmesinin önündeki en büyük engel, en temel basamaktan mesleki basamaklara kadar tasarlamamız gereken çağdaş bir eğitim anlayışıdır. Tüm Türkiye’yi etkileyen eğitim alanında bilime dayalı politikalar uygulanması esas olmalıdır. Çünkü bilim; objektif yaklaşımı, eleştirel düşünceyi, yaratıcılığı, özgünlüğü, soru sormayı teşvik eden, tek evrensel dil olma özelliği taşıyan yegâne araçtır.
Ancak bilim ile analitik düşünebilen, bilgiye ve yeniliklere açık nesiller yetiştirebilir; çocuklar ve gençlerin önüne yeni hedefler, yeni fırsatlar, yeni ufuklar ve yeni umutlar koyabiliriz.
Yaratıcı fikirlerin, girişimci ruh ve yenilikçiliğin ancak eleştirel düşüncenin hayata geçtiği toplumlarda ortaya çıkacağına inanıyoruz. Ve bunun için de ezberci değil, özgürlükçü ve yenilikçi bir eğitim sistemi reformuna ihtiyacımız var. Ancak böyle bir reformu hayata geçirdiğimiz ve gençlerimizi yaşamda özgür bıraktığımız ölçüde onların işgücüne katılımlarını destekleyecek teşviklerin anlam bulması için gerekli temeli atabiliriz. Bu doğrultuda biz de geleceğin rotasını eğitim olarak belirleyerek TÜRKONFED’in orta vadeli proje ve programlarında eğitim farkındalığını artırmayı hedefliyoruz.
TÜRKONFED olarak, yeni dönemimizde ana odak konularımızdan biri bu çerçevede, ikinci yüzyıldaki gençliğimiz için eğitimin ve iş dünyasına katılımın sağlanması olacak. Bu odağın ilk önemli halkası, İstihdam, Eğitim veya Öğretimde Olmayan Gençlere Yönelik İşgücü Piyasası Destek Programımız “NEET Pro: Veriyle Gelecek”tir.
Mart ayında başlayan ve bir yıl boyunca sürecek projemizden, ne eğitimde ne de istihdamda olan 80 gencimizin ve gençlerimizin kurduğu 66 startup girişimin faydalanmasını hedefliyoruz. Üçüz dönüşümün dijital boyutunda, veri biliminin açtığı ufukları eğitimler, webinar’lar ve mentörlük faaliyetleri aracılığıyla gençlerimizin keşfetmesini istiyoruz.
■ Gençlerin veri biliminde uzmanlaşmalarını sağlamak ve bu alanda istihdam yaratan teknoloji firmaları ile buluşturmak
■ Gençlere istihdam edilebilirliklerini kolaylaştırmak ve istihdam sürelerini uzatmak için uzun vadeli istihdam becerileri kazandırmak
■ Girişimcilik ışığında gençlere yeni fırsat pencereleri yaratmak
■ Ve gençlerin motivasyonlarını ve özgüvenlerini artırmak
Projemizle amaçladığımız önemli çıktılardır.
Ülkemizin parlak bir geleceğe ulaşmasının önünde yer alan üç temel engel, Orta Eğitim Tuzağı, Orta Gelir Tuzağı ve Orta Demokrasi Tuzağıdır. Sivil toplum dünyasının gençlerin kapasitelerini artırmaya odaklı entelektüel ve sosyal yatırımları, bu üç tuzağı bir ulus olarak bertaraf etmemizde en çok katkıyı sağlayan unsurlar olacaktır.
NEET’in kronik bir soruna dönüşmesinin önündeki en büyük engel, en temel basamaktan mesleki basamaklara kadar tasarlamamız gereken çağdaş bir eğitim anlayışıdır.
Tüm Türkiye’yi etkileyen eğitim alanında bilime dayalı politikalar uygulanması esas olmalıdır.